Bodrum Kadın Dayanışma Derneği, sosyal medya hesabından “Sarı Feminizm ile Tanışmak” başlıklı bir açıklama yayımladı. Açıklamada, “Bodrum Kadın Dayanışma Derneği bugüne kadar kendisine yönelik Bodrum Kadın Platformu tarafından yapılan baskılama, sindirme ve devre dışı bırakma yöntemlerini sadece izlemekle yetindi” denildi.
Bodrum Kent Konseyi Kadın Meclisi’nin Seçimli Olağanüstü Genel Kurulu 1 Kasım’da Nurol Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilmişti. Bodrum Kadın Platformu ve bileşenlerinden EMEP Bodrum İlçe Örgütü, öncesinde seçimi boykot ettiklerini açıklamıştı. Süreç, 13 Haziran’da sekiz kadının Meclis’ten toplu istifasıyla başlayan tartışmaların ardından gündeme gelmişti.
Bodrum Kadın Dayanışma Derneği (BKD), 1 Kasım’da sosyal medya hesabından “Sarı Feminizm ile Tanışmak” başlıklı bir açıklama yayımladı.
Açıklamada, “Bodrum Kadın Platformu’nun Bodrum Kadın Dayanışma Derneği’ne yönelik başlattığı baskılara ve sonunda ihbar yöntemi ile sonuç elde etme mücadele kronolojisi” anlatıldı.
Platform tarafından yapılan son ihbarın merkezi hükümetin İçişleri Bakanlığı Muğla İl Dernekler Masası ve Cumhurbaşkanlığı İletişim Merkezi’ne (CİMER) olduğunu öne süren BKD, ihbar metninde yazılanları aktardı:
“‘Yargının baskı altına alıcı, provoke edici tehdit ve hedef gösterici eylemlerde bulunulduğu, kişiler hakkında açık kimlik ve beyanla kamuoyunu yönlendirmeye çalıştığı, yargı düzenini bozduğu ve sosyal medya hesaplarından tehdit ve hakarete varan içeriklerle kişileri hedef gösterdiği’ beyan edilmiştir.”
Açıklama şöyle devam etti:
“Bodrum Kadın Dayanışma Derneği bugüne kadar kendisine yönelik Bodrum Kadın Platformu tarafından yapılan baskılama, sindirme ve devre dışı bırakma yöntemlerini sadece izlemekle yetindi.
Bunun nedeni feminist perspektifimiz doğrultusunda, kişilere indirgenen ve arka kapı siyasetini benimseyen yapılara yönelik mesafeli duruşumuzdur.”
“BODRUM KADIN DAYANIŞMA DERNEĞİ İLE OLAN TÜM İLİŞKİLERİN İPTAL EDİLMESİNİ TALEP ETTİ”
BKD, Bodrum Kadın Platformu’nun kendilerini merkezi hükümetin devlet kurumlarına ihbar etmeden önce, karma siyasetin tüm yöntem ve stratejilerini kullanarak yol yürüdüğünü vurgulayarak şunları kaydetti:
“Bodrum Belediyesi, Muğla Büyükşehir Belediyesi, Muğla Barosu, Sığınaklar Kurultayı ve benzer kadın örgütlerine Bodrum Kadın Dayanışma Derneği’nin sakıncalı bir yapı olduğunu ve temsiliyet yetkilerinin (feminist harekette temsiliyet yoktur, belli ki kendi bağlı bulundukları parti kimlikleriyle karıştırmışlar) iptal edilmesini, gözlem altında tutulmasını ve gerekli yaptırımların uygulanmasını.
Bununla yetinmeyip Muğla Barosu üyesi aktivist arkadaşımızın Baro adına yürüttüğü tüm temsiliyet yetkisinin alınmasını (kadınlara yönelik erkek şiddeti davalarının takibinden azledilmesi), Belediyelerden de Bodrum Kadın Dayanışma Derneği ile olan tüm ilişkilerin iptal edilmesini talep etti.”
Ayrıca açıklamada, “Bodrum Kadın Platformu hızını alamamış olmalı ki, feminist bir kadının kullandığı ad ve soyadını (nikahlı olduğu erkeğin soyadını kullanmadığı için) sahtekarlık yaptığı noktasına kadar taşıdı” denildi.
Sürecin bununla sınırlı kalmadığının ifade edildiği açıklamada, “Tüm bu süreçlerin ardından, Bodrum Kadın Dayanışma Derneği’ni ehlileştirememiş olmanın politik çıkmazıyla olacak, yazının giriş bölümünde yazılan içerikle Merkezi İktidarı göreve çağırarak, ihbar yöntemini ele aldılar” sözlerine yer verildi.
“BODRUM KADIN PLATFORMU NEDEN FEMİNİST BİR ÖRGÜTÜ HEDEFE KOYDU?”
Kullanılan ihbar yöntemlerinin oldukça tanıdık olduğuna değinilirken açıklamada, şu sorular yöneltildi:
“Siyasi partilerde yer alan ve solcu olma kimliklerini asla elden bırakmayanlar, kadın hareketinden olduğunu ifade eden Bodrum Kadın Platformu neden feminist bir örgütü hedefe koydu?
Bugün Türkiye’de olduğu gibi tüm dünyada yükselen kadın düşmanlığı ve peşi sıra gelen feminist mücadeleyi sindirme ve yok etme politikaları devredeyken, bu koskoca partilerin kadın meclisleri ve birimleri neden feminist bir örgütün kadınlarına saldırma yöntemini seçer?”
“Şunu açıkça ifade etmek isteriz” denilen açıklamada ayrıca şunlar aktarıldı:
“Bodrum Kadın Platformu olarak başlattıkları Bodrum Kadın Dayanışma Derneği’ni yalnızlaştırma, baskılama ve susturma yöntemlerini ve son çare olarak başvurdukları merkezi hükümetin kurumlarına yapılan ihbarlarla gelen soruşturmalar karşısında, her yerde ve her koşulda olduğu gibi politikalarımızı savunmaya, mücadelemizden bir an bile geri adım atmadan feminist olmanın keyfiyle direnmeye devam edeceğiz.”
Son olarak, “İstedikleri üzere merkezi hükümet Bodrum Kadın Dayanışma Derneği’ni kapatabilir, gelgelelim feminist direniş ve mücadele asla kapatılamaz” ifadesinde bulunuldu.
NE OLMUŞTU?
Bodrum Kadın Platformu, 13 Haziran 2025’te Platform üyelerinin de arasında olduğu sekiz kadının, Bodrum Kent Konseyi Kadın Meclisi’nden toplu bir şekilde istifa ettiğini duyurmuştu.
“Bu Meclis, kadınların ortak iradesini temsil etmemektedir” başlığıyla yayımlanan açıklamada, Bodrum Kent Konseyi Kadın Meclisi Genel Kurulu’nda hedefledikleri çoğulcu ve katılımcı bir meclis hedefi ile bağdaşmayan uygulamalarla karşılaşıldığı söylenmişti.
Sonrasında Bodrum Kent Konseyi Başkanı’nın Kadın Meclisi’nin fiili olan düştüğünü duyurması nedeniyle Bodrum Kent Konseyi Kadın Meclisi 19 Haziran 2025’te basın açıklaması düzenlemişti.
Bodrum Kent Konseyi Kadın Meclisi Yürütme Kurulu, 18 Haziran 2025 tarihinde Kent Konseyi Yürütme Kurulu’ndan gelen bir e-posta ile yönerge gereği düşmüş sayıldıklarını ve Olağanüstü Seçimli Genel Kurul yapılacağını öğrendiklerini aktarmıştı.
Diğer yandan Bodrum Kent Konseyi Kadın Meclisi, 31 Temmuz 2025’te Kadın Meclisi’nin bugüne dek yürüttüğü çalışmaların devamı niteliğinde olan yeni bir önergeyi, Bodrum Belediyesi’nin Ağustos ayı Meclis toplantısında sunacaklarını duyurmuştu.
İlerleyen süreçlerde Genel Kurul tarihiyle ilgili farklı tarihler gündeme geldi. İlk olarak Kadın Meclisi Yürütme Kurulu, 15 Eylül – 15 Ekim tarihleri arasında Seçimli Olağanüstü Genel Kurulu’nun yapılacağını duyurmuştu.
Ardından 15 Ağustos da gündeme gelen tarihler arasındaydı. Son olarak 16 Ekim, çoğunluk sağlanamadığı takdirde ise 1 Kasım 2025’te yapılacağı netleşmişti.
Bunun üzerine Bodrum Kadın Platformu, 1 Kasım’da yapılacak olan Bodrum Kent Konseyi Kadın Meclisi Yürütme Kurulu Üyeleri seçimlerini boykot ettiklerini duyurmuştu.
Ardından Bodrum Kadın Platformu’nun bileşeni olan EMEP Bodrum İlçe Örgütü de sosyal medya üzerinden “Bodrum İlçe Örgütü olarak Kent Konseyi Kadın Meclisi seçimlerine katılmıyoruz” başlıklı açıklama yayımlamıştı.
Bodrum Kent Konseyi Kadın Meclisi’nin Seçimli Olağanüstü Genel Kurulu ise 1 Kasım’da Nurol Kültür Merkezi’nde düzenlenmişti. Yedisi bağımsız 16 kişinin aday olduğu seçim sonuçlarına göre; Meral Uyar, Evrim İnan, Aliye Yıldırım, Figen Şendikmen, Safiye Karakaş, Nazan Yılmaz ve Selda Fatma Bülbül asil üye olmuştu.












