Bodrum Kadın Dayanışma Derneği; Kezban Süne’nin Muğla’nın Milas ilçesinde sokak ortasında bir erkek tarafından tüfekle vurularak öldürülmesine ilişkin yaptığı açıklamada, “Devletin silahlanan ve şiddet eylemini kullanan erkeklere karşı cezasızlık politikaları, erkekleri daha pervasız hale dönüştürüyor” denildi.
Muğla’nın Milas ilçesindeki İsmet Paşa Mahallesi Özgürlük Caddesi’nde, 22 Ağustos 2025 saat 19.30 sıralarında B.K. isimli erkek, 43 yaşındaki iki çocuk annesi Kezban Süne’yi tüfekle vurarak öldürmüştü.
Konuya ilişkin Bodrum Kadın Dayanışma Derneği, sosyal medya hesabından “Milas’ta bir kadın daha ev tüfeğiyle öldürüldü” başlığıyla açıklama yayımladı.
“Anlık olay değil, sistematik şiddet. Erkek şiddeti kadınları katletmeye devam ediyor” denilen açıklamada, şu ifadelere yer verildi:
“Kadınların pompalı tüfeklerle, silahlarla, sokak ortasında öldürülmesi anlık bir olay değil; tam aksine organize bir eylemdir. Bireysel silahlanmanın erkeklerin dünyasında denetimsiz biçimde yaygınlaşması ve devletin silahlanan ve şiddet eylemini kullanan erkeklere karşı cezasızlık politikaları, erkekleri daha pervasız hale dönüştürüyor.”
“DEVLETİN ‘EŞGÜDÜMLÜ ŞİDDETLE MÜCADELE POLİTİKALARI’ SÖYLEMLERİNE KARŞIN GERÇEKLİK BAMBAŞKADIR”
Kadın cinayetlerinin durdurulamamasının en temel nedeninin, erkek şiddetine karşı caydırıcı bir hukuk uygulaması ve siyasi iradenin olmadığının altının çizildiği açıklamada, şunlara dikkat çekildi:
“Türkiye’nin her ilinde, her gün kadınların yaşam hakkına yönelik saldırıların pek de önemsemediğini açıkça göstermektedir. Devletin ‘eşgüdümlü şiddetle mücadele politikaları’ söylemlerine karşın gerçeklik bambaşkadır.”
Kadınların yaşam hakkının yok sayıldığının vurgulandığı açıklamada, şunlar aktarıldı:
“Yasaların uygulanmaması, erkeğin tahakkümünü ve erkek egemenliğini önceleyen yaklaşım ile haksız tahrik ve iyi hal indirimleri, dini referanslı hutbe ve fetvalar, kadınların yaşam hakkını yok sayan erkek egemen düzeni yeniden üretmekte ve pekiştirmektedir.”
“KADINLARIN HAYATI RİSK ALTINDAYKEN ARABULUCULUK, ONLARI ŞİDDET FAİLİ ERKEKLE YENİDEN MASAYA OTURMAYA ZORLAMAK ANLAMINA GELMEKTEDİR”
Açıklamada, Adalet Bakanı Yılmaz Tunç’un 8-9 Ağustos Ulus Doğa Festivali’nde basınla buluştuğunda ‘aile arabuluculuk’ sisteminin hayata geçirilmesi için çalışmalar yürüttüklerine dair yaptığı açıklama hatırlatılarak, şunlara dikkat çekildi:
“Boşanma aşamasındaki kadınları daha da büyük bir şiddet sarmalı ile karşı karşıya bıraktığını yeniden görüyoruz. Kadınların hayatı risk altındayken arabuluculuk, onları şiddet faili erkekle yeniden masaya oturmaya zorlamak anlamına gelmektedir.
Boşanma aşamasında olup; ‘bir kez daha görüşelim’, ‘konuşalım’ teklifinin ardında daima öldürülme riski bulunmaktadır. Var olan yasal düzenlemelerin etkin uygulanması yerine arabuluculuk ve aile yapısının korunması adı altında kadınları şiddet yapısı içinde hapsetmek şiddeti önlemek değil, şiddeti derinleştirmektir.”
“KADINLARIN YAŞAM HAKKI, DEVLETİN TÜM KURUMLARININ EN TEMEL SORUMLULUĞUDUR”
6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun’un etkin uygulanmamasının, koruma tedbirlerinin eksikliği ve şiddet faillerine verilen indirimlerin kadın cinayetlerini durdurmadığını; aksine artırdığının belirtildiği açıklamada, şunların altı çizildi:
“Failin/faillerin onca teknik takip yöntemleri varken hala yakalanmamış olması da kadınların hayatlarının ne kadar öncelenmediğinin kanıtıdır. Bizler etkin bir soruşturma ve kovuşturma süreci yürütülmesini, failin/faillerin derhal yakalanarak en ağır cezayı almasını ısrarla takip edeceğiz.
Bir kez daha hatırlatıyoruz: Kadın cinayetleri politiktir. Kadınların yaşam hakkı, devletin tüm kurumlarının en temel sorumluluğudur. Eşgüdümlü politikalar yalnızca kâğıt üzerinde değil, sahada ve gerçek yaşamda sorumlulukla hayata geçirilmek zorundadır.”
“DAHA ÖNCE ŞİDDET UYGULAYAN FAİL, ‘BİR KEZ DAHA GÖRÜŞELİM’ DİYOR İSE ASLA GİTME”
Feministler olarak, kadınların hayatını tehdit eden cezasızlık düzeninin ve kadınları güçsüzleştiren erkek egemen politikaların karşısında durmaya devam edeceklerinin vurgulandığı açıklamada, şunlar aktarıldı:
“Yaşamak için: Daha önce şiddet uygulayan fail, ‘bir kez daha görüşelim’ diyor ise asla gitme. Son bir konuşma talep ediyor ise asla gitme. Halihazırda faile karşı koruma tedbirin var ise tekrar buluşma. Kadınların yaşam hakkını savunmaktan, bu cinayetlerin hesabını sormaktan asla vazgeçmeyeceğiz.”
Açıklamanın sonunda ise şiddete maruz bırakılan başvurabileceği kurumlar şu şekilde belirtildi:
Feminist ve kadın örgütlerinin listesi
Tüm kurum ve örgütlerin tam listesi
SOS Acil bir durumda arayabileceğiniz destek hatları:
112 Acil Çağrı Merkezi (Polis, Jandarma, Ambulans vb. tek numarada birleşti)
Alo 183 Sosyal Destek Hattı
BKD – Bodrum Kadın Dayanışma Derneği Çarşı Mahallesi – Kent Konseyi Cevat Şakir Cad. Bodrum Belediyesi Kültür Sitesi 6-C 48400 Bodrum – Muğla
Her gün saat 9:00-19:00 arası telefon ile +90 (252) 316 31 63
bodrumkadindayanisma@gmail.com