Bodrum Kadın Dayanışma Derneği (BKD), Muğla’nın Bodrum ilçesinde, Belediye çalışanı bir kadına şiddet uyguladığı gerekçesiyle yargılanan Bodrum Belediyesi Eski Özel Kalem Müdürü S.A’nın yarın (24 Eylül 2025) saat 13.50’de görülecek duruşmasına çağrı yaptı. Açıklamada, “Yargılama süreci, failleri yargılamak yerine kadınları uzun süreli prosedürlerle yıldırma, yalnızlaştırma ve değersizleştirme işlevi görmektedir” denildi.
Muğla’nın Bodrum ilçesinde, Bodrum Belediyesi Eski Özel Kalem Müdürü S.A’nın, 2022’de Belediye çalışanı bir kadını şiddete maruz bırakması üzerine açılan davanın duruşması, yarın saat 13.50’de Bodrum 1. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülecek.
Duruşmaya çağrı yapan Bodrum Kadın Dayanışma Derneği, sosyal medya hesabından “Cinsiyetçi adaletsizliğe karşı dayanışma çağrısı” başlığıyla yayımladığı açıklamada, şu ifadeleri kullandı:
“Yargılamanın 2022 yılından bugüne kadar sürmesi, ataerkil adalet sisteminin kadına yönelik şiddeti nasıl sistematik olarak önemsizleştirdiğinin açık bir göstergesidir.
Dinlenmesi gereken tanıkların uzun süre boyunca zorla getirilmemesi, Bodrum’da yaşamalarına rağmen önce sanık aleyhine, geçen süreç içerisinde ise sanık lehine ifade veren tanıkların keyfi bir şekilde celse harici başka şehirde talimatla dinlenmeleri ve ifadelerin manipüle edildiği bu süreç, kadına yönelik şiddetin ikincil mağduriyete dönüştürülmesi ve failin korunması anlamına gelmektedir.”
Açıklamanın devamında, “Bu ise ataerkil adalet sisteminin kadınları nasıl sistematik olarak ikinci kez mağdur ettiğini ve kadına karşı şiddetin toplumsal düzeyde normalleştirilme sürecini açık bir şekilde ortaya koymaktadır” denildi.
“GECİKEN ADALET, REDDEDİLEN ADALETTİR”
“Geciken adalet, reddedilen adalettir ve bu gecikme hiçbir zaman masum değildir” ifadelerinin yer aldığı açıklamada; bir kadına şiddet eyleminin tüm kadınlara yönelik olduğunun altı çizildi.
Ayrıca, açıklamada şunlara dikkat çekildi:
“Kadına karşı şiddet politiktir ve toplumsal bir sorundur. Önleyici politikalar ya benimsenmemekte ya da kağıt üzerinde kalırken, yargılama süreci failleri yargılamak yerine kadınları uzun süreli prosedürlerle yıldırma, yalnızlaştırma ve değersizleştirme işlevi görmektedir.
Bu süreçle amaçlanan kadınları adalet arayışından vazgeçirmek, faillerin dokunulmazlık zırhını güçlendirmek ve cezalandırma mekanizmasını tersine işletmektir. Bu nedenle mücadelemiz bireysel değil, kolektif olma zorunluluğunu beraberinde getirmektir.”
Şiddete maruz bırakılan kadın ile dayanışma için tüm kadınların duruşmaya çağırıldığı açıklamada, “Suskunluğumuz değil, dayanışmamız güçlendirir” denildi.