Muğla’nın Milas ilçesindeki Akbelen Ormanı’nı kömür madenine karşı korumak için nöbet tutan İkizköy Muhtarı Nejla Işık ve Akbelen savunucularından Ahmet Tatar’ın Akbelen Ormanı’nı işgal ettikleri ve buradan kişisel kazanç elde ettikleri iddiasıyla yargılandıkları dava bugün (12 Kasım) görüldü. Mahkeme, Işık ve Tatar hakkında beraat kararı verdi.
Muğla’nın Milas ilçesindeki Akbelen Ormanı’nı kömür madenine karşı korumak için yurttaşların nöbet tuttuğu alana 12 Eylül 2023 sabahı jandarma girmiş ve bölgeye giriş çıkışlar yasaklanırken, alandaki konteyner ve çadırlar kaldırılmıştı.
Jandarma müdahalesiyle Akbelen’i savunan yurttaşlar gözaltına alınmıştı.
İkizköy Muhtarı Nejla Işık ve Akbelen savunucularından Ahmet Tatar’ın Akbelen Ormanı’nı işgal ettikleri ve faydalandıkları suçlamasıyla başlatılan soruşturma sonrasında açılan dava bugün Milas 4. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görüldü.
BASIN MENSUPLARI DURUŞMAYA ALINMADI
Duruşma 11.20’de başladı. Duruşmada gizlilik kararı olmamasına rağmen duruşma salonuna basın mensupları ve yurttaşlar itirazlara rağmen alınmadı. Üç saatten fazla süren duruşma sonrasında mahkeme heyeti kararını açıkladı. Sanıklar Nejla Işık ve Ahmet Tatar’ın beraatine karar verildi.
“BİZ DÜN MÜCADELE EDİYORDUK, BUGÜN MÜCADELE EDİYORUZ, YARIN DA MÜCADELE EDECEĞİZ”
Davanın ardından Ahmet Tatar, açıklamalarda bulundu.
Yapılan yargılamanın; haksız ve hukuksuz bir yargılama olduğunu belirten Tatar, “Bu, bizim adımız üzerinden hareketle doğa, çevre ve yaşam mücadelesinin yargılanmasıydı. Bütün ülkedeki bu konudaki doğa mücadelesi veren insanların yargılanmasıydı” dedi.
İliç’te yaşanan maden kazasını, Antalya’da öldürülen doğa savunucuları Ali Ulvi ve Aysin Büyüknohutçu’yu ve Hopa’da öldürülen Reşit Kibar’ı hatırlatan Tatar, “Biz dün mücadele ediyorduk, bugün mücadele ediyoruz, yarın da mücadele edeceğiz” ifadelerini kullandı.
“MÜCADELEYE; KÖYLERİMİZ İÇİN, VATANIMIZ İÇİN, TOPRAĞIMIZ İÇİN DEVAM EDECEĞİZ”
Ardından açıklamalarda bulunan İkizköy Muhtarı Nejla Işık, ortada bir suç olmadığını ifade etti. Işık, “Tek amacımız beş senedir haykırdığımız gibi köylerimiz yaşasın, ormanlarımız yaşasın, zeytin ağaçlarımız yaşasın insanca yaşam sürmek için bu mücadele” dedi.
Mücadeleyi bitirmek için haklarında dava açıldığını söyleyen Işık, “Üzerimize atılı suçlamayı kabul etmedik, beraatimiz verildi. Tüm mücadelelere selam olsun diyorum. Şu anda Akbelen mücadelesi Türkiye için verdiğimiz bir mücadeledir. Yaşasın Akbelen. Yaşasın onurlu mücadelemiz diyorum. Mücadeleye; köylerimiz için, vatanımız için, toprağımız için devam edeceğiz” sözlerini söyledi.
AVUKAT ARİF ALİ CANGI: “VERİLMİŞ OLAN BERAAT KARARININ ANLAMI BÜYÜK”
Verilen mücadelenin gelecek kuşaklara bırakılacak en önemli miras olduğunu belirten Avukat Arif Ali Cangı, “Bu mücadele sırasında bu ve buna benzer davalarla karşılaşacağız. Bizi suçlu olarak göstermeye çalışacaklar. Ama biz yılmayacağız yaşamı savunmaya devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.
Dava mahkumiyetle sonuçlanmış olsaydı tüm ekoloji hareketlerine gözdağı verileceğini söyleyen Cangı, “Biz baştan beri bu davanın haksız olduğunun farkındaydık. Çünkü İkizköylüler ve onların dostları suçlanmak değil, takdir edilmesi gereken kişiler, gelecek kuşaklara yaşanabilir bir dünya bırakmak için çabalayan insanlar. Bu anlamda verilmiş olan beraat kararının anlamı büyük” sözlerini kullandı.
AVUKAT İPEK SARICA: “ORADA İNSANLARIN HAYATLARINA KASTEDEN ŞİRKET YÜZÜNDEN BUGÜN İKİ İNSAN YARGILANDI”
Çevre mücadelesi açısından önemli bir karar olduğunu belirten Avukat İpek Sarıca, “Çünkü eğer buradan olumsuz bir karar çıksaydı emin olun her yerde böyle direnişlerde orman işgalinden faydalanmak suçundan kararlar çıkmaya başlayacaktı” ifadelerini kullandı.
2005’ten beri uygulanmayan karar neticesinde bu davanın açıldığını söyleyen Sarıca, “Yıllarca, kar edecek diye orada insanların hayatlarına kasteden şirket yüzünden bugün iki insan yargılandı ve biz beraat kararı aldık” sözlerini söyledi.
AVUKAT İSMAİL HAKKI ATAL: “YARGI, İKTİDARIN YANINDAKİ BEŞLİ ÇETE İÇİN BİR ARAÇ OLARAK KULLANILIYOR”
İkizköylülerin Avukat İsmail Hakkı Atal, “Bugün Milas’tayız. Beşli çeteden Türkiye düşmanı Nihat Özdemir ve Ibrahim Çeçen’e karşı Milas Adliyesi’ndeyiz. Artık Türk halkının dayanacak gücü yok” dedi.
Bu şirketlerin egemenliğine son verilmesi gerektiğini söyleyen Atal, son olarak şu ifadeleri kullandı:
“Yargı her geçen gün siyasi iktidarın yanındaki beşli çete için aparat olarak, araç olarak kullanılıyor. Bu açılan uyduruk davaya verilen bu karar sevindiricidir ama şu unutulmamalıdır; Türkiye’de yargı AKP’nin kontrolü ve emri altındadır. Türkiye için bir an önce ekmek gibi su gibi hava gibi ihtiyacı olan şey bağımsız yargıdır. Bağımsız yargı hemen şimdi.”