İkizköy’deki Akbelen Ormanı’nı kömür madenine karşı korumak isteyen İkizköylüler, Akbelen Ormanı’nın kesilmesinin önünü açan mahkemenin verdiği yürütmenin durdurulması kararının kaldırılmasına itiraz etti.
Yeniköy Kemerköy Elektrik Üretim ve Ticaret A.Ş’nin (YK Enerji) Akbelen Ormanı’nı kesim izninin iptali için verilen yürütmenin durdurulması kararının kaldırılmasına İkizköylüler itiraz etti.
YK Enerji’nin beyanları ile hazırlandığını söyledikleri üçüncü bilirkişi raporuna dayanarak verilen kararı kabul etmediklerini belirten İkizköylüler, bugün (9 Aralık) saat 11:30’da yaptıkları basın açıklaması ile itiraz dilekçelerini İzmir Bölge İdare Mahkemesi’ne sunulmak üzere Muğla İdare Mahkemesi’ne teslim ettiler.
İkizköylüler adına davacı olan okuyan Karadam ve Karacahisar Mahalleleri Doğayı ve Doğal Hayatı Koruma Güzelleştirme ve Dayanışma Derneği’nin (KARDOK) yanı sıra Muğla Büyükşehir Belediyesi’ de yürütme durdurma kararının kaldırılmasına itiraz etti.
Basın açıklamasını okuyan Karadam ve Karacahisar Mahalleleri Doğayı ve Doğal Hayatı Koruma Güzelleştirme ve Dayanışma Derneği (KARDOK) Başkanı Nejla Işık şunları söyledi:
Biz İkizköylüler, üç yıldır Akbelen Ormanı kömür madeni için yok olmasın, yaşam alanlarımız talan edilmesin diye hem hukuki hem fiili olarak büyük bir mücadele veriyoruz. Defalarca kez yapılan bilirkişi keşfinin sonuncu raporunda; bilirkişiler haykırdığımız onlarca gerçeğe gözlerini yumdu, kulaklarını tıkadı, başını çevirdi ve raporlarında Akbelen Ormanı kömür madeni için kesilebilir dedi. Keşif sırasında; Akbelen’le birlikte yaşadığını gösterdiğimiz binlerce zeytin ağacımızı, onlarca su kuyusunu, yaban hayatı, canlılığı, varlığıyla kamu yararı olan koca bir ekosistemi görmezden gelerek, keşif sırasında madene dayanamayıp gölgesine sığındıkları zeytin ağacına bile ihanet ederek ‘bilimsellikten uzak’ bir rapor hazırladılar. Sunduğumuz hiçbir uzman görüşünü, bilimsel raporları dikkate bile almadılar.
Üçüncü keşif öncesinde ‘Yaptığımız araştırmalar sonucunda bir kısım bilirkişilerin tarafsızlıkları konusunda kuşkular oluşmuş, ancak somut gerekçeler olmadığı için bu yönde itirazda bulunmuyoruz, kaygı ve kuşkularımızın yersiz olduğunun ortaya çıkmasını diliyoruz’ demiştik. Fakat ne yazık ki kaygı ve kuşkularımızın ne kadar yerinde olduğunu; Akbelen Ormanı gibi büyük bir ekosistemin, kömür madeni yüzünden geri dönüşü ve telafisi olmayacak şekilde yok olma ihtimalinin gerçekliğini görmezden gelen raporlarda görmüş olduk. Rapora itiraz etmemize ve bu bilimsellikten uzak raporu hazırlayan bilirkişiler hakkında suç duyurusunda bulunmamıza rağmen; mahkeme, gerçeği yansıtmayan rapora dayanarak, yürütmenin durdurulması kararını da kaldırıldı. Bugün buraya hep birlikte yürütmenin durdurulması kararının kaldırılmasına yönelik itiraz etmek için geldik.
Biz İkizköylüler tüm yetkililere sesleniyoruz.
Asıl kamu yararı Akbelen Ormanı’nın, zeytinliklerin, tarım alanlarının geleceğe miras olarak bırakılmasıdır. Asıl kamu yararı kirli sermayelerin, talancı şirketlerin çıkarlarını korumak değil, halkın yararını gözetmek ve geleceğini korumaktır. Bizler burada Akbelen Ormanı yaşasın diyen halkın sesiyiz. Bizler burada imza kampanyamızı imzalayan 110 bin kişiyle birlikte haksız kararlara itiraz ediyor, hepinize zeytin dalı uzatıyoruz! Çünkü zeytin hayattır, zeytin kutsaldır, zeytin barıştır! Kadim zeytin ağaçlarımızın da içinde yaşadığı Akbelen Ormanı’nın, Zeytin Kanunu varken yok edilmesi asla mümkün değildir! Biliyoruz ki Akbelen’in ve biz İkizköylüler’in sesine gerçekten kulak verilirse, emekliye ayrılması gereken zehir saçan termik santraller için en kıymetli mirasımıza, Akbelen Ormanı’na kıyılamaz!
Doğrunun yanında yer alan, Akbelen Ormanını Vermeyeceğiz diyen 110 bin kişi olarak, mücadeleden vazgeçmiyoruz. Bunlar bizi yıldıramaz. Direne direne kazanacağız.