ABD’li Colossal Biosciences, 12 bin 500 yıl önce nesli tükenen ve Game of Thrones ile özdeşleşen ulukurtları genetik yöntemlerle yeniden hayata döndürdü.
Oksijen’de yer alan habere göre; ABD merkezli Colossal Biosciences şirketi, yaklaşık 12 bin 500 yıl önce nesli tükenen bir kurt türünü genetik müdahaleyle yeniden yaşama kazandırdı. Antik DNA ve gen düzenleme teknolojilerinin kullanıldığı proje, bilim dünyasında heyecan yaratırken çeşitli etik ve felsefi tartışmaları da beraberinde getirdi.
İlk olarak üç ilkel gri kurt oluşturmayı başaran şirket, günümüzde yaşayan gri kurtların genlerine antik DNA eklendiğini duyurdu. Bu teknolojiyle ortaya çıkan kurtların, nesli tükenen ulukurtlara genetik ve fiziki açıdan büyük oranda benzediği belirtildi.
GAME OF THRONES DİZİSİNE İLHAM VERMİŞTİ
“Aenocyon dirus” olarak bilinen ve “ulukurt” adıyla anılan tür, Kuzey Amerika’da yaşamış büyük yırtıcılardan biriydi. HBO’nun ünlü dizisi Game of Thrones’ta görülen dev kurtlara ilham veren ulukurtlar, gri kurtlara göre daha iri yapılı, daha geniş kafalı ve güçlü çenelere sahipti.
Colossal Biosciences, bugüne kadar yürüttüğü ulukurt projesini kamuoyuyla paylaşmamıştı. Şirketin CEO’su Ben Lamm, “Bu büyük dönüm noktası, uçtan uca yok olmuş türleri geri getirme teknolojimizin işe yaradığını gösteren ilk örneklerden sadece biri. Üç bin yıllık bir dişten ve yetmiş iki bin yıllık bir kafatasından elde edilen DNA ile sağlıklı ulukurt yavruları ürettik” dedi.
DNA DÜZENLEMELERİYLE OLUŞTURULDU
Bilim insanları, elde ettikleri iki fosilden DNA çıkararak iki başarılı genom oluşturdu. Bu genetik veriler, gri kurtlarla karşılaştırılarak beyaz kürk ve kalın tüy gibi türü özgü özellikler tespit edildi. Ardından 14 gen üzerinde 20 düzenleme yapıldı. En uygun hücre hatları klonlandı ve bu hücreler taşıyıcı annelere aktarıldı.
Colossal, taşıyıcı anneler olarak büyük boy melez evcil köpeklerin kullanıldığını bildirdi. Bu yöntemle elde edilen üç hamilelik sonucunda, 1 Ekim 2024’te iki erkek ve 30 Ocak 2025’te bir dişi olmak üzere toplam üç ulukurt yavrusu dünyaya geldi.
“BU BİR FELSEFİ MESELE”
Stockholm Üniversitesi Paleogenetik Merkezi’nden Prof. Love Dalen, CRISPR teknolojisiyle gri kurt genlerindeki bazı varyantların ulukurt genleriyle değiştirildiğini ifade etti. Dalen, “Açık konuşmak gerekirse bu canlıların genomunun yüzde 99,9’u gri kurda ait. Bilim dünyasında bir canlının ulukurt sayılabilmesi için kaç genin değiştirilmesi gerektiği tartışılacaktır ama bu aslında felsefi bir mesele” dedi.
Ulukurt genom analizine sınırlı düzeyde katkı sunduğunu belirten Dalen, projeyi şimdiye dek alanda yapılanlara kıyasla büyük bir atılım olarak nitelendirdi.
PROJELERE YÖNELİK ELEŞTİRİLER DE VAR
Colossal, 2021’den bu yana mamut, dodo ve Tazmanya kaplanı gibi nesli tükenmiş türleri yeniden hayata döndürmeyi amaçlayan çalışmalar yürütüyor. Şirket, şimdiye kadar 435 milyon dolardan fazla yatırım aldı.
Ancak projeye yönelik bazı eleştiriler de bulunuyor. Bazı uzmanlar, bu tür projelere harcanan kaynakların farklı alanlarda daha verimli kullanılabileceğini savunuyor. Ayrıca taşıyıcı olarak kullanılan hayvanların refahı konusunda kaygılar dile getiriliyor.
Montana Üniversitesi çevre felsefesi profesörü Christopher Preston, Colossal’ın bu konuda dikkatli davrandığını belirterek, “Colossal, genetik düzenlemelerinin olası istenmeyen sonuçlarını en aza indirmek için dikkatli önlemler aldı; kötü sonuçlarla ilişkilendirilen riskli düzenlemelerden kaçındı” dedi. Preston aynı zamanda ulukurtların ekosistem içinde doğal bir rol üstlenmesinin zor olacağını da vurguladı.

*Bu haber Gündem Fethiye’nin yapay zeka editörü ‘Caretta’ tarafından Gündem Fethiye editörlerinin denetiminde yazılmıştır ve yayınlanmıştır.