Muğla’nın Menteşe ve Yatağan ilçelerinin ortak sınırında kurulmak istenen çimento fabrikasına karşı başlatılan nöbete jandarmanın müdahale etmesinin ardından yapılan açıklamada, çimento fabrikasına karşı mücadelenin devam edeceği vurgulanarak “Çimentocular topraklarımızı işgal edemeyecek, Deştin Çayı özgür akacak” dendi.
Muğla’nın Bayır ve Deştin mahallelerinde kurulmak istenen çimento fabrikasına karşı açılan dava henüz sonuçlanmamışken, fabrikanın inşaata devam etmesine tepki gösteren köylüler, inşaata malzeme taşıyan kamyonların geçişini engellemiş ve 3 Nisan’da Bayır Caddesi’nde nöbete başlamıştı.
Bu sabah saat 04:30 sıralarında jandarma ekipleri tarafından, nöbet tutan köylülerden 11 kişi darbedilerek gözaltına alınmış, çimento şirketinin kamyonları ise bu sırada inşaat alanına geçirilmişti.
Deştin Çevre Platformu, Muğla Çevre Platformu (MUÇEP) Menteşe Meclisi ve Bayır Çevre Komitesi konu ile ilgili açıklama yaparak çimento şirketinin tamamen Muğla’dan kovulana kadar mücadelelerine devam edeceklerini söyledi.
“ARKADAŞLARIMIZIN TEK SUÇU YAŞAM ALANLARINA SAHİP ÇIKMAK İÇİN DİRENİŞ ÇADIRINDA NÖBET TUTMAKTRI”
Açıklamada jandarma müdahalesi sırasında yaşananlar şu şeklide anlatıldı:
“Muğla merkez ilçesi Menteşe’nin Bayır mahallesinde Bayır Baraj yolu üzerinde kurulmuş olan direniş çadırımız sabah erken saatlerinde jandarma tarafından baskına uğramış ve 11 arkadaşımız gözaltına alınmıştır. Sabah 04:30 sıralarında köylüler sahur yemeğini yerken yapılan baskında dördü kadın, biri 17 diğeri 15 yaşında iki genç kardeşimizle birlikte yedi erkek arkadaşımız baskında darp edilmiş, yerlerde sürüklenerek göz altına alınmış ve çimentocu şirketin bir haftadır direniş nedeniyle yoldan geçiremediği tırları jandarma ve şirketin ortak operasyonuyla ‘başarıyla’ yoldan geçirilmiştir. 10’u Deştin köylüsü, 1’i Menteşe Belediye Meclis üyesi olan arkadaşlarımızın tek suçu yaşam alanlarına sahip çıkmak için direniş çadırında nöbet tutmaktır.”
Çimento fabrikasına karşı Deştin köylülerinin 2006 yılından bu yana direndikleri hatırlatılarak, projeye verilen Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) olumlu raporunun 2015 yılında, imar planlarının ise 2017 yılında mahkeme kararı ile iptal edildiği söylendi.
Bahsi geçen iptallere ilişkin davalar devam ederken aynı yerde çimento fabrikası kurmak için farklı bir şirket kurularak ikinci bir ÇED raporu hazırlatıldığı söylenen açıklamada, “2020 yılında Kent Çimento’ya satılan Muğla Çimento bu sahte ÇED raporunu kullanarak imar planlarını onaylatmış, Menteşe Belediyesi’nden de yapı ruhsat belgesini almıştır. Bu sahte ÇED raporu ve Belediye ruhsatına dayanarak 2022 yılında inşaata başlayan çimentocu firmaya karşı 27 Ocak 2022 yılında Menteşe Kent Konseyi, Akdeniz Yeşilleri Derneği ve Deştin köylüleri tarafından ÇED ve ruhsat iptal davaları açılmıştır” dendi.
“ŞİMDİLİK ÇİMENTOCU ŞİRKET KAZANMIŞ GİBİ GÖRÜNEBİLİR AMA BU MÜCADELE BİTMEDİ”
Dava devam ederken mahkemenin ÇED olumlu kararının yürütmesini durdurmaması üzerine projenin inşaatına devam edildiği ve projenin hızla bitirilmeye çalışıldığına dikkat çekilen açıklamada, “Fabrika alanında bir tane ağaç bırakmayan ve inşaata devam eden şirket fabrika makine ekipmanını da turlarla getirmektedir. Mahkeme sonucunu beklemeden, büyük bir fırsatçılıkla yıkım projesine devam eden şirketi durdurmanın tek yolu gelen tırları durdurmaktan geçiyordu, köylüler de bunu yaptı. 3 Nisan Pazartesi günü saat 15:00’te Bayır’da daha önceden kurulmuş direniş çadırı önündeki yolda çimentocu firmanın makine ekipmanlarını taşıyan tırlar durduruldu. Beş gündür gece gündüz nöbetlerle süren engelleme bugün sabah yapılan müdahale ile dağıtılmış oldu.” ifadeleri kullanıldı.
Açıklamada çimento fabrikasına karşı başlatılan mücadelenin devam edeceğine vurgu yapılarak “Şimdilik çimentocu şirket kazanmış gibi görünebilir ama bu mücadele bitmedi. Çimentocu şirket Muğla’dan kovulana kadar mücadelemiz sürecek. Tırları geçirmiş olabilirler ama o baca tütmeyecek. Çimentocular topraklarımızı işgal edemeyecek. Deştin çayı özgür akacak” dendi.
Gözaltına alınan köylülerin ifadelerinin alınması için Muğla Adliyesi’ndeki işlemlerinin devam ettiği öğrenildi. Muğla’nın farklı ilçelerinden gelen yurttaşlar ise gözaltına alınanlara destek olmak için Adliye önüne geldi.
NE OLMUŞTU?
Muğla’da Deştin ve Bayır mahallelerinden kurulmak istenen “Entegre Çimento Fabrikası ve Hammadde Ocakları” projesine verilen “Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) olumlu” kararının iptalinin ardından, farklı bir şirket ile yeniden başvuru yapılması ve yeniden ÇED olumlu kararının verilmesi üzerine karara itiraz edilmiş ve hukuki süreç başlatılmıştı. Açılan davalar süre aşımından reddedilmiş fakat Danıştay tarafından karar bozularak hukuki süreç devam ettirilmişti.
27 Ocak 2022 tarihinde açılan davada, mahkeme heyeti bilirkişi keşfinin yapılmasına karar vermiş, 23 Şubat 2023 tarihinde bilirkişi keşfi yapılmıştı.
Keşfi sonrasında heyetin raporu teslim etmesi için verilen bir aylık süre, bilirkişi heyetinin talebi üzerine 60 gün uzatılmıştı. Böylece keşif tarihinden itibaren raporun sunulması için verilen toplam süre 90 gün olmuştu.
Ek süre kararının ardından Deştin Çevre Platformu, Muğla Çevre Platformu (MUÇEP) Menteşe Meclisi ve Bayır Çevre Komitesi bir açıklama yapmış, firma sahiplerinin proje inşaatını devam ettirdiğine vurgu yaparak, ÇED olumlu kararının yürütmesinin durdurulmadan verilen ek süre kararını eleştirmişti.
25 Mart 2023 tarihinde proje sahasında inceleme gezisi yapan uzmanlar ise projenin hayata geçirilmesi durumunda çevreye geri döndürülemez zarar verileceğini dile getirmişti.
3 Nisan 2023 tarihinde, çimento fabrikasının tamamlanmasında önemli aşamalarından olan klinker fırınını taşıyan kamyonların inşaat alanına götürülmek istenmesi üzerine, köylüler kamyonların geçişine engel olmuş ve Bayır Caddesi girişinde çadır nöbetine başlamışlardı.