Muğla Çevre Platformu (MUÇEP) Gökova Meclisi gönüllüleri, Akyaka’ya çevre yolu projesine karşı yaptıkları suç duyurusuna İçişleri Bakanlığı’nın ‘yapılacak bir işlem olmadığı’ kararı vermesiyle MUÇEP gönüllüleri tarafından Danıştay’da karara itiraz edildi.
Eski Muğla Valisi Orhan Tavlı, Akyaka’ya çevre yolu projesini duyurmuş, proje için bölgede ağaç kesildiği öğrenilmişti. MUÇEP Gökova Meclisi gönüllüleri ise, Muğla Valiliği, Ula Belediyesi ve Muğla Orman Bölge Müdürlüğü yetkilileri hakkında suç duyurusunda bulunmuştu.
Tavlı ise kendisi ile ilgili suç duyurusuna bizzat kendisinin verdiği kovuşturmaya yer olmadığı kararı ile suç duyurusu reddetmişti.
Memurlar ve Diğer Kamu Görevlilerinin Yargılanması Hakkında Kanun‘a göre, hakkında suç duyurusu yapılan kişinin kendisi hakkındaki soruşturmaya karar veremeyeceği gerekçesi ile itiraz edilmiş ve karar İzmir Bölge İdare Mahkemesi tarafından kaldırılmıştı.
İçişleri Bakanlığı’na gönderilen dosya hakkında ise Bakanlık ‘yapılacak bir işlem olmadığı’ kararı vermişti. Bunun üzerine MUÇEP gönüllüleri tarafından Danıştay’da karara itiraz edildi.
MUÇEP Gökova Meclisi gönüllüleri karara itiraz gerekçelerini şu ifadelerle sıraladılar:
- Bilirkişi incelemesi yapılmadan karar verildi
Keşif yapılmadan, raporu alınmadan, orman envanteri araştırılmadan, kesilen ağaçların net olarak tespiti yapılmadan karar verilemez. Bu durum verilen kararın bozulmasını gerektiren bir husustur. Ayrıca İmar Planında olmayan bir yol inşaatı İmar Kanunu’na da aykırıdır. İmar ve şehir planlama açısından da bilirkişi incelemesi gereklidir.
- Ağaçlar kesildi, orman ekosistemine zarar verildi
Suç duyurusu sonucunda otoyol projesinin devam ettirilmediği ve imalatın yarım bırakıldığı, ancak yasaya aykırı olarak başlatılan bu proje çalışması sırasında kesin korunacak hassas alan statüsündeki ormanda çok sayıda ağaç kesildiği, doğal peyzajın bozulduğu ve ekosisteme zarar verildiği belirtildi.
- Orman yolunun karayoluna dönüştürülmesi için yapılan protokol yasaya aykırı
Muğla Başsavcılığı’nın karar metninde “Ula Belediyesi tarafından da, söz konusu yolun; yaz aylarında şehir içi trafik yoğunluğunu azaltmak ve Çınar-Turnalı-Akbük-Ören-Milas güzergâhındaki yolu şehir merkezine uğramadan direk bağlamak amacıyla protokol yapılarak Belediyeye devredilmesinin talep edildiği, yapılan değerlendirme sonucunda Orman Bölge Müdürlüğü ile Ula Belediyesi arasında imzalanan protokolle sözü edilen yolun Ula Belediyesine devredildiği, bu protokole istinaden orman yolunun yer yer standartlara uymayan dar kısımlarında çalışma yapılması için Orman İdaresince gerekli proje ve keşiflerin yapılmasını ve teknik rapora bağlanmasını müteakip gerekli izinlerin alınması için Muğla Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü ve Muğla Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kuruluna gerekli yazıların yazıldığı ve ilgili kurumların izin onaylarının alınmasından sonra gerekli tamir ve bakım işlemleri yapılmak üzere Protokole istinaden Ula Belediyesine teslim edildiği” belirtilmişti.
Danıştay’a gönderilen itiraz dilekçesinde bu ifade hatırlatılarak, söz konusu orman yolunun Akyaka’nın Çınar-Turnalı-Akbük-Ören-Milas yönündeki karayoluna bağlanacak bir çevre yolu inşa edilmek üzere Orman Bölge Müdürlüğü’nden talep edildiği, protokolün imzalanmasından sonra Ula Belediyesi tarafından başlatılan çalışmaların da bu plana uygun yürütüldüğünün açık olduğu belirtildi. Ayrıca, Muğla Valiliği’nin 11.12.2021 tarihinde web sitesinde yayınladığı “Valimiz Sayın Orhan Tavlı, Muğla Valiliği YİKOB destekleriyle Ula Belediyesi tarafından yapılacak Akyaka Çevre Yolunda incelemelerde bulundu” başlıklı haberinin de, niyetin bir çevre yolu inşaatı olduğunu, bu iki belgenin Ula Belediye Başkanı Özay Türkler ve Muğla Valisi Orhan Tavlı’nın görev suçu işlediklerini açıkça ortaya koyduğu ifade edildi.
- Orman Bölge Müdürlüğü yetkililerinin soruşturma kapsamı dışında bırakılması usüle aykırıdır
Bölge İdare Mahkemesi’nin soruşturmaya yer olmadığı kararını tüm memurlar yönünden bozduğu, ancak İçişleri Bakanlığı tarafından yapılan soruşturmanın Muğla Orman Bölge Müdürlüğü yetkilileri hakkındaki karar sanki kesinleşmiş gibi, sadece vali ve belediye başkanı ile sınırlı tutulmasının usule ve esasa aykırı olduğu belirtildi.
- Yangına karşı önlem adı altında yangına davetiye çıkarılmıştır
İtiraz dilekçesinde, şehir içi trafiğini rahatlatmak için doğa koruma ve 1. dereceden orman yangınlarına hassas bölge içerisinde olan bir alanda yoğun araç trafiği oluşturacak bir yol inşaatının, artacak insan ve araç yoğunluğu ile hem doğa koruma alanının tahrip edilmesine yol açacağı, hem de yangın riskini arttıracağı belirtilerek, orman yangını riskini azaltmak adı altında yangın riskini çok daha fazla arttıracak bu çevre yolu projesi akla, bilime ve usule aykırı olarak uygulamaya alındığı ifade edildi.
- Orman yolu bakımı için verilen izin suiistimal edildi
Tabiat Varlıklarını Koruma İşlerinden Sorumlu Şube Müdürlüğü’nün, çevre yolu yapımı için izin verilip verilmediğinin sorulduğu Cimer dilekçesine verdiği cevapta “Orman yangın yolu açılmasına, ormanların bakım ve onarımı, orman zararlıları ile mücadele edilmesi amacıyla çalışmalar yapılmasına izin verilebilir” hükmü doğrultusunda uygun olduğuna karar verildi” denildiği hatırlatılarak, söz konusu orman yolunun trafiği rahatlatmak için kullanılacak bir karayoluna dönüştürülmesi için verilmiş bir iznin söz konusu olmadığı belirtildi.
- Ne talep ediliyor?
İtiraz dilekçesinin sonuç bölümünde, yukarıdaki gerekçeler ifade edildikten sonra; yapılan hukuka aykırı işlem sonucunda kamusal zarar oluştuğu, kesin korunacak hassas alan içerisinde ağaçların denetimsiz ve gelişigüzel kesildiği, doğal peyzajın tahrip edildiği, geri dönüşü mümkün olmayan çevre tahribatına yol açıldığı, hukuka aykırı kararlar nedeniyle yapılan tüm harcama kalemlerinin de kamusal zarara neden olduğu ifade edildi. Sonuç olarak, adı geçen kamu görevlileri hakkında verilen “ihbar ve şikâyetin işleme konulmaması” kararının kaldırılması, soruşturmanın Muğla Orman Bölge Müdürlüğü’nü ve Vali Orhan Tavlı’dan önceki dönem valilik yetkililerini de kapsayacak şekilde genişletilerek işleme konulması talep edildi.
NE OLMUŞTU?
2021 yılında Muğla Valiliği’nin web sitesinde yayınlanan bir haberle Akyaka’ya bir çevre yolu projesi planlandığı duyurulmuştu. Projenin finansmanının valilik kaynaklarından sağlanacağı, projenin Ula Belediyesi tarafından gerçekleştirileceği belirtilmişti. Orman alanındaki çevre yolunun planlandığı yol güzergâhında ağaçların kesildiği de ortaya çıkmıştı.
MUÇEP Gökova Meclisi gönüllüleri, ilgili kurumlardan bilgi aldıktan sonra bir basın açıklaması yaparak gündeme getirilen projeyi protesto etmişti. Gönüllüler, bu projenin imar planında yer almadığı, yasal izinlerinin olmadığı gerekçesi ile Muğla Valiliği, Ula Belediyesi ve Muğla Orman Bölge Müdürlüğü yetkilileri hakkında suç duyurusunda bulunmuştu.
Muğla Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yapılan suç duyuruyla ilgili ön incelemede, eski Muğla Valisi Orhan Tavlı’nın hakkında yapılan suç istinadına bizzat kendisinin verdiği ‘soruşturmaya yer olmadığı’ kararı ile suç duyurusunu reddetmişti.
Memurlar ve Diğer Kamu Görevlilerinin Yargılanması Hakkında Kanun‘a göre, hakkında suç duyurusu yapılan kişinin kendisi hakkındaki soruşturmaya karar veremeyeceği gerekçesi ile İzmir Bölge İdare Mahkemesine yapılan itiraz haklı bulunmuştu. İzmir Bölge İdare Mahkemesi kararı bozarak soruşturma dosyasını İçişleri Bakanlığı’na göndermişti.
İçişleri Bakanlığı’nın 8 Ağustos 2023 tarihinde aldığı kararda şu ifadeler belirtilmişti;
“Yol niteliğinde bir imalatın olmadığı, sadece orman yolu veya orman yangınları gibi ormana zarar verebilecek durumlara yönelik kullanılacak ham toprak bir yolun olduğu, söz konusu yolun yaz aylarında ve sadece trafik sıkışıklığında alternatif olarak kullanılmak üzere Vali Orhan Tavlı’nın Muğla ilindeki görevine başlamasından üç ay önce Muğla Orman Bölge Müdürlüğü tarafından Ula Belediyesi’ne 17 Mart 2020 tarihli protokolle devredildiği, iddia edildiği gibi 18-20 metre genişliğinde bir otoyol güzergâhı olmadığı anlaşıldığından yapılacak herhangi bir işlem olmadığı kanaat ve sonucuna varıldı.”
2023 yılının Temmuz ve Ağustos aylarına, Akbelen Ormanı’nın kömür madeni için kesilmesi sırasında kesime karşı çıkan köylülere müdahale emri vermesi nedeniyle Tavlı MUÇEP tarafından eleştirilmiş ve görevden alınması talep edilmişti.
Ayrıca, Tavlı’nın Çanakkale Valisi olarak görev yaptığı sırada Kazdağları’nda altın madeni şirketlerine çalışma izni vererek, Kirazlı’da 350 bin ağacın kesilmesine neden olduğunu hatırlatan Kazdağı Doğal ve Kültürel Varlıkları Koruma Derneği de bu dönemde yaptığı açıklamada aynı şeklide Tavlı’nın görevden alınarak cezalandırılmasını istemişti. Dernek yaptığı açıklamada, “Biz Kazdağlılar, Muğla Valisi Orhan Tavlı’yı yakından tanıyoruz. Çanakkale Valisi iken Kazdağları’na yaptığı kötülüğü hiç unutmadık. Hep aklımızda. Kazdağları’nın sincabı da unutmadı!” denmişti.